Öncelikle bu kadar geç bir yazı olduğu için özür dilerim ama bilgisayar başına geçemedim bazı işlerden dolayı.Neyse biz maça geçelim.
Beklendiği gibi gerilimli başladı bütün dünyanın izlediği! derbimiz..Daha 4.dakikada Melo-Topuz birbirlerine girdi.Bu esnada bütün Fenerbahçeli topçuların Melo'ya saldırdığını gördük,Fenerbahçe'nin planlarından biri ,daha maçın başında belli olmuştu.
Ardından daha pozisyon yakalamadan 2 ekstra golle 2-0 öne fırladı Kanaryalar.Bütün bir sene boyunca bir takımdan böyle mükemmel 2 gol izlemek bile imkansızken 5 dakikada oldu bütün her şey.Tabi çok erken gelince goller fark olur mu diye merak etmedik değil.Fakat Fenerbahçe'nin yendiği maçlarda genelde Galatasaray iyi başlardı maçlara.Bu sefer ise tersi oldu.Sırf bu yüzden bile maçın akıbetini merak ettim açıkçası.
Galatasaray şoktan çabuk çıktı.Doğrusunu söylemek gerekirse de 20.dakikadan sonra Fenerbahçe'ye maç boyu hiç pozisyon vermedi.Ayağa toplarla Selçuk ve Melo önderliğinde önce baskıyı kırdılar,sonra da Elmander,Necati ve Engin'le pozisyonlar buldular.Sonucunda da Necati'nin Alex'i kıskandıran pasıyla Elmander farkı bire indirdi.Bu gol zaten kötü oynayan Fenerbahçe ve tribünlerini daha da gerginleştirdi.Galatasaray ise önceki yılların aksine geride olmasına rağmen gayet sakin,soğukkanlı,sabırlı oynadı.Tabi bunda daha önce Kadıköy görmüş sadece 2 oyuncunun (Hakan Balta,Necati Ateş) ilk 11'de olması da etkendi.
2.yarıya da aynı şekilde başlandı.Soyunma odasında ne konuşuldu bilmiyoruz ama Fenerbahçe daha da geriye çekildi,o çekildikçe de Galatasaray baskısını arttırdı.Stoch-Selçuk değişikliği gelince tribünler bile homurdandı.Aykut Kocaman futbolcularına kendi sahasında ezeli rakibinden korktuğunu belli etmişti.Bu psikolojinin üzerine kontra ataklar için gerekli olan kondisyon ve enerji de ev sahibinde eksik olunca maç Galatasaray'ın tek kale antremanına döndü.Herhalde Galatasaraylıların en rahat izlediği Kadıköy maçıdır bu.
Galatasaray'ın golü ha geliyor,gelecek derken 2009-2010 sezonunda da Kadıköy'de golü olan Hakan Balta sol ayağıyla köşeye bıraktı topu.Gol sevincinde atılan bayrak sopaları ise komik bir görüntü oluşturdu.2-2 olunca Galatasaray hak ettiği 3 puan için saldırmaya devam etti.Uzatmanın son dakikasında Baros'un vuruşu direğe takılınca hem Fenerbahçe'nin Kadıköy'deki yenilmezlik serisi devam etti (Galatasaray ve ligdeki diğer takımlara karşı) hem de futbolun tarih sayfaları mükemmel bir geri dönüşten mahrum kaldı.Her ne olursa olsun Galatasaray elinden geleni yaptı,taraftarını mutlu etti,puan farkını korudu.Onlar için söylenebilecek olumsuz tek şey ise 2 yıldır iyi oynayan taraf olmalarına rağmen Kadıköy'de kazanamamaları.
Fenerbahçe için ise iyi anlamda söylenebilecek tek şey Sow'un oyunu.Kendi sahalarında ezeli rakiplerine karşı canla başla oynamaları beklenirken Galatasaray'ın onları sahadan silmesi bana göre tam bir hayal kırıklığı oldu.Zaten pozisyon bulmadan 2-0 öne geçtiler,bunu da değerlendiremediler.Aykut Kocaman'ın korkak futbolu,futbolcuların formsuzluk durumu ve konsantrasyon eksikliğiyle ligde buraya kadar gelmeleri bile büyük başarı.Aziz Yıldırım çıkmadan Fenerbahçe'nin iyi futbol oynaması zor görünüyor,bu da şikeyi reddeden futbolcular için utanç verici bir durum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder