Yaz ayı transfer döneminde işi en kolay olan takım Beşiktaş'tı.Zaten geniş ve oturmuş olan kadrosunu 1-2 takviyeyle yeterli hale getirebilirdi.Ama tüpçü ısrarla hatalarına devam ederek gereksiz 2 tane kiralık transfer yaptı.Oyuncu kiralamanın mantığı şudur ; ya oyuncunun bonservisine yeterli paran yoktur kiralarsın ya da lig başlamadan hemen önce sakatlık durumunda acilen oyuncu ihtiyacını karşılarsın.En iyisi de oyuncuyu satış opsiyonuyla kiralayıp performansına göre hareket edersin.Ama Beşiktaş Sidnei ve Bebe'yi opsiyon olmadan kiralayarak neyi amaçladı hala bilmiyorum.Stoperde Ersan'ın sakatlığına rağmen pek eksikleri olduğu söylenemezdi,forvette Bobo'nun gidişiyle bir boşluk oluşmuştu ama Bebe iyi bir performans gösterse Manuda kalır,yetersiz olursa zaten oynayamaz.Onun için Bebe'yi opsiyonsuz kiralamak saçmaydı.Üstüne antremanda sakatlanınca Edu kiralandı,planları bozulan takım için acil bir hamle gerekiyordu,anlayışla karşılamak lazım.
Sezona istedikleri gibi başlayamadılar ama hem futbolcuların sıkı maç temposuna alışması(Roland Koch etkisi) hem de Carlos Carvalhal'ın bir teknik direktörde sık görülmeyen hatasını düzeltme davranışıyla işleri rayına oturttular.Tabi şu soruyu da sormak gerekiyor , acaba Simao ve Aurelio'nun sakatlıkları olmasa böyle olur muydu?Yani Carvalhal kadroyu yine değiştirir miydi? Cevap ne olursa olsun şu an Beşiktaş'ta işler yolunda gözüküyor.Hilbert,Ernst,Veli ve Necip'in tükenmeyen enerjileri,Sivok ve Egemen'in mükemmel uyumu,Fernandes'in kariyerinin zirvesini yakalaması derken art arda galibiyetler alındı.Guti Hernandez'in kovulması oyuncuların gözünü korkuttu,bu bir gerçek.Tabi eksiklikler de yok değil.Öncelikle kalede istikrar sağlanamadı,bir maç Cenk bir maç Rüştü şeklinde gidiyor.Kalede 1.adam bulunmalı.Rotasyonun gerekli olmadığı bir mevki.Beklerde İsmail ve Hilbert'in alternatifleri yetersiz.Tabi bu noktada Tanju'yu denemediği için Carvalhal'ı sorgulayabiliriz.Orta sahanın ortası mükemmel,ligin en işe yarar oyuncuları Beşiktaş'ta.Kanatlarda Quaresma ve Simao var fakat Simao'nun geçen seneki haline dönmesi şart.Forvette de bir beceriksizlik söz konusu.Almedia Beşiktaş'ta verimli olamıyor,sisteme uymuyor.Mustafa Pektemek her maç gol atıyor ama Carvalhal onu kanatta değerlendirmek istiyor.Edu ise belli bir zekası olmasına rağmen çok yavaş kalıyor.Daha Bebe sakatlıktan dönecek.Belki çözüm ondadır.Bu kadro takviye yapılmadan rahatlıkla Play-Off'lara kalır ve şampiyonluğun en büyük adaylarından biridir gözümde.
2-FENERBAHÇE
"3 Temmuzdan itibaren başlayan süreç"... Fenerbahçe ile ilgili bu sene yazılan yazılara böyle başlamayanı dövüyorlar.Ama ben onların aksine sadece futbol yazacağım.Evet şike soruşturması takımı çok etkiledi ama forvet dışında büyük bir kayba uğradıklarını söylemek zor.Andre Santos'u arayan var mıdır bilmiyorum.Reto Ziegler ligin en iyi sol beklerinden biri.Hakan Balta'nın 2 gömlek üstü diyebiliriz.Yine "Toto" Lugano yerine gelen Serdar Kesimal ondan çok daha teknik ve oyun kurma işini iyi yapıyor.Yanında geçen seneki gibi Yobo var fiziğiyle forvetleri süpürücü rolünde.Niang'ın boşluğu ise hala doldurulamadı ama çalışmalar devam ediyor.Buraya kadar iyi getirdiler,yapılacak bir forvet transferiyle şampiyonluk için iddaalı duruma gelebilirler.Hem de bu yaz yüklü miktarda gelir elde ettiler oyuncu satışından,giden tüm oyuncuların 28 yaş ve üstü olduğu düşünüldüğünde tekrar ediyorum iyi bir forvet gelirse bu soruşturmadan olumlu bile etkilenebilirler.Şampiyonlar Ligi'ne katılamadılar ama eğer gerçekten haklılarsa CAS'ta kazanıp yüklü miktarda para alabilirler.
Tabi bu süreçte Aykut Kocaman'nın çok yorulduğu bir gerçek.Taraftar dışında takıma destek verenin bulunmaması onu da yıprattı.Her şeye rağmen Fenerbahçe 2.sırada.Çok kötü oynuyorlar,hiç zevk vermiyorlar ve kadroları Beşiktaş'tan daha kaliteli değil ama 2.sıradalar.Zaten Fenerbahçe'nin en meşhur özelliğidir kötüyken kazanmak.Kendi taraftarları dışında herkesin nefret ettiği bir takımdan hem de başkanı hapisteyken daha fazlasını beklemek haksızlık olur.Play-Off'a kalırlar ama şampiyon olurlar mı,onu bilmiyorum.
1-GALATASARAY
Geçen sene 16 yenilgi alan bir takımın bu hale gelmesinde en büyük etken tabi ki Fatih Terim.Tam da ayağa kalkmayı bekleyen,psikolojik desteğe,motivasyona ihtiyacı olan bir takımda görev almak Fatih Terim için altın değerinde.Özellikle de bu takım Galatasaray yani yuvası ise.Fenerbahçe derbisine kadar göze hoş gelmeyen bir top oynadıklarını kabul ediyorum ama Emre Çolak'ın takıma dahil olması ve 4-4-2'ye dönülmesi ile galibiyetler de art arda geldi.Takımda müthiş bir özgüven ve takımdaşlık duygusu var.Geçen seneki gibi kavga olunca 2-3 kişi değil tüm takım rakibin üzerine gidiyorlar.Rakipleri sert oynuyorsa onlar daha da sert oynuyorlar.Ezilmiyorlar,kenarda İmparator varken beklenen de budur zaten.Transferlerin hemen hepsi çok büyük katkı verdi.Defanstan Servet ve Sabri'nin atılması ve kalede Muslera'nın olması ise ligin en az gol yiyen ekibi yaptı onları.Hücumda Elmander,Baros,Selçuk,Engin,Emre hatta Melo ile gol bulmakta zorlanmıyorlar.Rakiplerin şikeyle uğraştığı bir dönemde bu şanslarını iyi kullandılar denilebilir.
Hiç eksiği yok mu?Tabi ki var.Sol bekte Hakan Balta'nın alternatifi yok.Kanatlarda oynayan oyuncular formsuz,Yiğit'in gelmesiyle Kazım'ın kesik yeme şansı doğdu.İyi hamle.Forvette rotasyon için 4. bir oyuncu alınabilir.Şu an için daha da fazlasına gerek yok.Sağ bekte Eboue gelene kadar Sabri ve Ujfa idare eder.Bu takımın Avrupa'da olmadığını da varsayarsak şampiyon olmaması için hiçbir nedeni yok.Yeter ki taraftarları onlara güvenmeye devam etsin ve ŞAMPİYONLUK ŞARKISI DÜŞMESİN DİLLERDEN...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder